6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) 380. maddesinin birinci fıkrası bir anonim şirketin kendi paylarının üçüncü şahıs bir alıcı tarafından iktisabını sağlamak amacıyla avans ve/veya ödünç vermesini veya teminat sağlamasını yasaklamıştır. Bu hükmün uygulanmadığı istisnai durumlar ise kredi ve finans kurumlarının işletme konuları içine giren işlemlere ve şirketin veya onun bağlı şirketlerinin çalışanlarına, şirketin paylarını […]
Anonim Şirketlerde Sermaye Kaybı
Teknik iflas olarak da bilinen ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“Eski TTK”) Madde 324 ile düzenlenen kavram 6102 sayılı Kanun’un (“TTK”) Madde 376 hükmü ile düzenlenmektedir. Eski TTK Madde 324 uyarınca son yıllık bilançodan esas sermayenin yarısının karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulunun derhal bu durumu genel kurula bildirme yükümlülüğü vardı. Şirketin aciz halinde bulunduğu […]
Kayıtlı Sermaye Sistemi
Esas sermaye sisteminin yanında 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu halka açık şirketler için olduğu gibi halka açık olmayan şirketlere de kayıtlı sermaye sistemini kabul etme hakkını tanımıştır. Halka açık olmayan bir anonim şirkette, esas sözleşmede belirlenen kayıtlı sermaye tavanına kadar sermayeyi artırma yetkisi yönetim kuruluna tanınabilir. (Madde 460) Yönetim kuruluna bu yetki en uzun 5 […]
Kefalet Sözleşmesinin Şekil Şartları ve Eş Rızası
Kefalet sözleşmesinin geçerli olması için yazılı şekilde yapılması zorunludur. Yazılı olması dışında sözleşmenin tabi olduğu başka şekil şartları da bulunmaktadır. Kefilin sorumlu olacağı azami miktar ve kefaletin tarihi sözleşmede kefilin kendi el yazısıyla belirtilmelidir. Müteselsil kefil olması halinde bu hususunda kefilin el yazısı ile yazılması zorunludur. (BK, Madde 583) Kefalet sözleşmesinde yapılacak ve kefilin sorumluluğunu […]
Acentelik Sözleşmesinin Feshi – Denkleştirme İstemi
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nu yürürlüğe giren acentelik sözleşmesinin feshi halinde acentenin müvekkiline kazandırdığı müşteriler sebebiyle tazminat isteyebileceğine dair bir yasal düzenleme bulunmamaktaydı. Eski Türk Ticaret Kanunu uyarınca acente ancak sözleşme müvekkilin veya ecentenin iflası, ölümü veya hacir altına alınması sebebiyle sona ererse bir tazminata hak kazanabiliyordu. (Madde 134/2) Ancak Portföy Tazminatı olarak adlandırılına bu […]